12 Şubat 2017 Pazar

ÖYKÜMÜZ

Büyükada’nın rengarenk çiçekli sokaklarında kimsenin fark etmediği renksiz bir dükkandım ben. Birgün; bir kız ve bir çocuk içeri girdiler..
Harabe halde olan bana baktılar ve aralarında konuşurlarken bende dinledim. Acaba yapabilir  miyiz, burası istediğimiz gibi olur mu diyorlardı. Sonra gittiler..
Ben hiçbir şeye anlam veremezken yine geldiler. Bu defa yalnız değillerdi. Yanlarında bir sürü insan, bir anda beni kırıp dökmeye yeniden yapmaya başladılar. Kız ve çocuk her gün heycanlı heycanlı gelip yeni yeni eşyalar getirdiler ve bittiğinde kendimi tanıyamadım..
Rengarenktim.. Bir sürü şekerlemeler, birbirinden güzel lokumlar, çeşit çeşit çikolatalar, enfes görünümlü pastalar kaplamıştı içeriyi. Kaldırımlarımı düzelttiler,rengarenk sandalyeler getirdiler, hele o çiçekler..
Yol arkadaşım olan ağaç üzerinde ki rengarenk şekerler ile o kadar mutlu oldu ki ; bu sene ilk defa çiçek açtı..
Eskiden kimse ayak basmazdı buraya. Şimdi ise hergün bir sürü insanı mutlulukla kucaklıyorum. Hepsi buraya adımını atar atmaz gülümsüyorlar. Cıvıl cıvıl çocuklar koşuşturuyor etrafımda.Misafirlerim sevdiklerine hediyeler alıyor, Yonca ile sohbet edip çocukluk hikayelerini anlatıyorlar.
Müziğin eşliğinde onlar lokum,pasta, çikolatalarını yiyip birbirinden değişik kahve ve ev limonatalarını yudumlayıp sohbet ederken bende gülümseyerek onları izliyorum..
Büyükada’nın renkli sokaklarında rengarenk butik bir şekerciyim ben artık. Adım “ Büyükada Şekercisi Candy Island” .
Kocaman bir kalbim ve birbirinden güzel tatlı hayallerimle her gün sizinle tanışmak için açıyorum kapılarımı. Siz güldükçe ben daha çok gülümsüyorum ve elini tutup getirdiğiniz içinizde ki çocuğu gördükçe her günü sabırsızlıkla bekliyorum..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder